"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ders alınır mı?

Faruk ÇAKIR
01 Temmuz 2022, Cuma
Mevsim itibarıyla yine sel ve yangın haberleri duyulmaya başlandı.

Her sene, meydana gelen orman yangınlarından sonra resmi açıklamalar yapılıp, “Bu bize ders oldu. Artık her türlü tedbiri aldık. Bundan sonra daha hazırlıklı olacağız” denildiği halde gerekli ders ve tedbirleri almadığımız ortada.

Sel felaketleri de maalesef böyle karşılanıyor. Gerek Doğu Karadeniz ve gerek Batı Karadeniz, sel bakımından çok riskli bölgeler. Bu bölgelerimizdeki ormanlarla ve derelerle çok uğraşıldığı için ağır faturalar ödüyoruz. Ne hikmetse meydana gelen sellerden de ibret ve ders almayı düşünmüyoruz. Gerek Rize, Trabzon ve çevresinde gerekse Zonguldak, Kastamonu ve civarında neredeyse her yıl ağır faturalar ödenen seller meydana geliyor. Daha geçen sene meydana gelen selden sonra kabahat köprülerde bulunmuş ve “Bundan sonra ‘kemer köprü’ler yapacağız. Dere yataklarında ev yapılmasına müsaade etmeyeceğiz ve yapılanları da tahliye edeceğiz” mealinde sözler verilmişti. Şimdi görüldü ki geçen yıllarda meydana gelen sellerden ders ve ibret alınmamış. Çünkü benzer manzaralarla bu yıl da karşılaştık.

Peki, bu sene meydana gelen sellerden gerekli dersleri alacağız söylenebilir mi? Maalesef, bu sorula ‘evet’ cevabını vermek kolay değil. Yanlış olduğu uzmanlarca ifade edilen onlarca hata tekrarlanmaya devam ediyor.  

Mesela, dere yatakları ıslah adı altında, derelerin iki yönüne beton duvarlar yaparak dereyi bir bakıma ‘kanal’ haline getirmek ne kadar isabetli? Nitekim, bir derenin duvarlarla ‘kanal’ haline getirildiği bir fotoğrafı paylaşarak, “Hocam derelerin aşağıdaki fotoğrafta olduğu gibi iki yanına beton örülmesi doğru mu acaba? Bu hem risk oluşturup hem doğal yapısını bozmuyor mu?” şeklindeki takipçi sorusuna Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu şu kısa cevabı vermiş: “Bu tür akarsuları beton duvarlar ile çevrelemek ASLA VE KAT’A DOĞRU BİR UYGULMA değil!” (@Mikdatca, 29 Haziran 2022)

Peki, işin ehli bir uzmanın “Asla ve kat’a doğru değil” dediği bir sistemi kim ve neye göre bütün Türkiye’de tüm hızıyla uygulamaya devam ediyor? Neredeyse Türkiye’deki bütün derelerin kenarları beton duvarlarla çevrelenip bir bakıma ‘kanal’ haline getirilmedi mi? Hatayı yerinde görmek isteyenler varsa, Çayeli’nin Senoz Vadisi’ne buyursun... “Sel oluyor, dere taşıyor” diye dereler neredeyse baştan sona kadar çift yönlü beton duvarlarla çevrelendi. Üstelik bazı yerlerde (Kaptanpaşa-Buzlupınar arası, Kalaycı mevkii) dereyi çevreleyen yekpare kayalar parçalandı ve yerlerine beton duvarlar örüldü. Uzmanların “Asla ve kat’a doğru değil’ dediği uygulamaya kim ya da kimler izin verip teşvik ediyor. 

Bu ‘teknik’ meselede bile uzmanları dinlemeyenler, başka sosyal meselelerde uzmanlara kulak verir mi? Böyle yapılarak mı ders alınacak?

Okunma Sayısı: 1406
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • S.topuz

    1.7.2022 08:44:00

    Dere yataklarını TABİÎ şekli ve yatağıyla rahat ve HÜR bırakalım kı, aşırı SEL ve YAĞIŞLARIN hızı ve GÜCÜ YAVAŞLASIN, yönü de değişserek daha az zararla atlatabilelim. Beton duvarlar ve kanallar bunun tam zıddı bir tesir yapacaktır. Hem de balıkların ve kurbağa gibi Hayvanların hayat şarzları da düzelir, bolluk ve berekete sebep olur. Çocukluğumuzda, yetmişli, seksenli yillarda elimizle, mendille, Cavlarla veya oltayla Dere ve ırmaklarımızda BOL BOL BALIK TUTARDIK. Şimdi Doğru dürüst Balık bile yok akar sularımızda.Bunda hiç ŞÜPHE YOK! "HIRS Sebeb-i HASARETTİR". Ve cezasını her daim çekiyoruz ve çekeceğiz vesselam?!

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı