"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Boğaziçi “kaynamasın”

Kâzım GÜLEÇYÜZ
19 Şubat 2021, Cuma
Gara faciası herşey gibi Boğaziçi krizini de örttü.

Ama camia haftalardır devam eden duruşunu herşeye rağmen koruyor, diğer üniversitelerde ise bazı İÜ ve İTÜ mensupları gibi bir-iki istisna dışında bir değişiklik yok.

İktidarın bu yeni emrivaki ve dayatmasına karşı, başlarına gelebilecekleri göze alarak muhalefet etme cesaretini gösterebilen akademisyenlerin sayısı da sınırlı, ama artıyor.

Üniversitelerden rektörlük düzeyinde kurumsal bir tepki gelmesini zaten hiç kimse beklemiyor. Çünkü bütün rektörler Saray kararnamesiyle o göreve getirildi ve bu yüzden seslerini çıkarabilmeleri mümkün değil.

15-20 Temmuz KHK’larından biriyle getirilen bu düzene boyun eğmiş olan üniversite senatolarının ve akademik kadroların da...

Ama ilginç olan, aynı üniversite ve akademisyenlerin, tekdüzeliği bozan Boğaziçi’nin direnişi karşısında Saray iradesine destek veren bir açıklama yapmaktan da kaçınmaları.

Nitekim bu durum iktidar medyasında da eleştirildi; “Kendini iktidara yakın olarak tanıtan akademisyenlerden neden doğru düzgün bir tavır görmüyoruz? Neden çekiniyor ve susuyorlar? Hâlâ baskı altındalar mı, korkuyorlar mı?” gibisinden sözlerle sorgulandı.

Görünen o ki, Boğaziçi olayı, son olarak ona yapılan emrivaki ve dayatma kendilerine yapıldığında teslim olup boyun eğen diğer üniversiteleri iki arada bir derede bıraktı.

Destek veremedikleri Boğaziçi’ni eleştirmeyi de kendilerine yediremiyor olmalılar. 

Ne de olsa “akademik şahsiyet”leri var...

Onun için, evvelce dışarıda bir yerde Ermeni soykırımı tasarısı kabul edildiğinde veya içeride AYM barış akademisyenleri için o kararı verdiğinde “devlet refleksi”ne uygun şekilde peş peşe bildiri yayınlayan üniversiteler, sıra dışı bir duruş ortaya koyan Boğaziçi’ne karşı aynı tutumu sergileyemiyorlar.

Öğrencilere “Boğaziçili misiniz, Boğazdışılı mısınız bilmem. Biz eylem falan yapmayız. Bir gece vakti işi bitirir, ertesi gün işe gideriz” gibi “zarif” sözlerle “ayar” vermeye kalkan “ilahiyat” dekanını ise iktidar bile savunamadı.

Buna mukabil, Boğaziçi’ne yapılan emrivakinin yanlışlığını seslendirip öğrencilerin ve öğretim üyelerinin direnişine destek veren akademisyenlerin çıkışları mâkes buluyor.

Dileriz, devamı gelişerek gelir.

Okunma Sayısı: 3654
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Saadet

    28.2.2021 23:38:47

    Görüşüm şu, benim bildiğim öğrenci eylem yapmaz, tarihte de bu tür eylemlere provakatörler katılıp meseleyi başka yerlere taşıyıp amacından saptıranlar olmuş. Öğrenci hakkını adalette arar, üniversite de kendi içinde halleder, ya da adalettte, eylemlerde değil.

  • Sezai MUMCU

    19.2.2021 19:07:39

    Bu yaziyi yorumsuz gectim sanilmasin. Yorumum Almanya gibi bir hukuk devletinde kesinlikle problem olmaz, ama her hukukunu ithal edip, manasini, uygulamasini anlayamamis ülkede YAYINLANAMAZ oldugundan sadece sunu belirteyim. Bogazici ATAMASI BATI MEDENIYETI HUKUK ANLAYISINA UYGUN DEGIL. Tipki Kdz. Eregli aciklarinda bulunan Dogalgazi tutup biz oraya Sakarya ... dedik, oldu bitti. Demek hakkaniyete uygun degildir.

  • Ömer

    19.2.2021 10:59:08

    Mevki makam şan şöhret olduğu müddetçe ilim ve bilim böyleler yüzünden ayaklar altında olmaya mahkum olacaktır. Sizin gibi kalemşörler ,ilim,bilim adamları azda olsa var çok şükür.

  • Metin

    19.2.2021 05:46:06

    Umarım bu gençlerin direnişi nefes almamıza kapı aralar.

  • Oğuz Yiğiter

    19.2.2021 01:15:00

    Üniversite bizâtihî evrenselliği temsil eder, Boğaziçi bu mânânın Türkiyede en müşahhas dünya insanı yetiştiren bir modeli. Bugün bu modeli boğmaya çalışanların temel haklar konusundaki en güçlü destek buradan gelmişti. Anadolu sathında liseleştirilmeye çalışılan diğer üniversitelerin de nefes amaya ihtiyaç duyduğu bir noktafa yine Boğaziçi misyonu imdada yetişmiştir. Bu nefes almaya herkesin ihtiyacı var. Bu mukavemetsûz ihtiyaç hükmünü icra edecektir. Çünki fıtrîdir...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı