"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İkinci Mecliste ilk muhalefet hareketi

M. Latif SALİHOĞLU
31 Ekim 2019, Perşembe
İstanbul’daki kanlı işgal (16 Mart 1920) sebebiyle Meclis-i Mebûsân dağıldı.

Dağılan mebusların çoğu bir şekilde Anadolu’ya geçerek Ankara’da toplandı. 23 Nisan’da da ilk Millet Meclisi’ni teşkil etti. 

Bu ilk Meclis’te, iki farklı görüş, dolayısıyla gruplaşma hali ortaya çıktı: I. Grubun başında M. Kemal Paşa, II. Grubun başını ise Ali Şükrü Bey görünüyordu. 1 Nisan 1923’te erken seçim kararına varıldığında, Ali Şükrü Bey katledilmiş ve II. Grup büyük ölçüde geriletilmiş durumdaydı.

Meclis’teki gruplaşma, bu safhadan sonra da farklı farklı şekillerde devam etti.

* * *

Millî Mücadeleyi (1918-23) kazandıktan sonra Cumhuriyet idaresini de birlikte kuran sivil ve askerî erkân, Lozan görüşmeleri ânından itibaren muhtelif sebeplerle zıtlaşarak karşı karşıya geldiler. 

Kısa süre sonra (31 Ekim 1924) ise, paşalar için çıkartılan "Ya askerlik, ya da milletvekili" olma şartı, İstiklâl mücadelesinin en mühim şahsiyetlerini dahi birbirinden ayırarak, onları farklı tercihlere yöneltti. 

(NOT: Bu tarihe kadar, paşaların çoğu hem askeriyede vazifeli, hem de Meclis'te milletvekili durumundaydı.)

Mustafa Kemal Reisicumhur olup, İsmet Paşa’ya da Başbakan olma şansı zuhûr ettikten sonra (1924’ün sonları), paşalar arasında bâriz şekilde göze çarpan bir ayrışma, bir kutuplaşma hareketi vuku buldu. Bu ayrışmayı, CHF'ye (CHP) taraf olanlar ile bu partiye muhalif olanlar şeklinde iki ana eksen halinde görmek mümkün.

CHP'nin genel başkanı, aynı zamanda cumhurbaşkanı da olan Mustafa Kemal idi. Başbakan olan İsmet Paşa ise, bu partinin başında vekâleten duruyordu.

"Ya askerlik, ya siyaset" mecburiyetinden sonra, Kàzım Karabekir olmak üzere, Rauf Orbay, Ali Fuat, Cevat (Çobanlı), İzzeddin (Çalışlar), Fahreddin (Altay) ve Cafer Tayyar gibi paşaların çoğu askeriyeden ayrılarak milletvekili olarak kalmayı tercih etti.

İki hafta kadar sonra (17 Kasım 1924), Dr. Adnan Adıvar gibi bazı sivillerin de iştirak ettiği bu liberal meyilli grup tarafından yeni bir siyasî parti kuruldu. Adına Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (TCF) denilen bu partinin genel başkanlığına ise, Şark Cephesi’nin kahraman kumandanı Kâzım Karabekir getirildi.

Bu tarihten kısa bir süre sonra yaşanan Şeyh Said hadisesinin hemen bütün günahı, vebali, faturası TCF'ye kesildi.

Bununla da yetinilmeyerek, parti 5 Haziran 1925'te kapatıldı. Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasının kapatılmasındaki en önemli gerekçe, büyük ihtimalle parti programının 6. maddesinde yer alan şu ifade olsa gerektir: "Fırka, efkâr ve itikadât-ı diniyyeye hürmetkârdır."

Ne var ki, yine de bu partiye fatura kesmenin sonu gelmedi. Haziran 1926'da vuku bulduğu iddia edilen "İzmir Sûikasti" bahanesiyle, TCF'nin hemen bütün yöneticileri İstiklâl Mahkemesi’nde yargılanarak çeşitli cezalara çarptırıldı. Bazıları idam edildi, bazılarına ise ömür boyu siyaset yasağı getirildi. Hatta öyle ki, Kâzım Karabekir Paşa bile, İzmir’de idam edilmekten zor belâ kurtulabildi. Ayrıca, 1939'a kadar Ankara'dan, dolayısıyla siyasî hayattan uzak durmaya, yani İstanbul Erenköy’deki mütevazı bir şatoda ikamet etmeye mecbur kaldı.

İş bununla da kalmadı; Karabekir’in fakirhanesi, emniyet birimleri tarafından defalarca baskına uğradı. 

Bulabildikleri hazine değerindeki çuvallar dolusu belgelerin, vesikaların çoğu alınıp götürüldü ve büyük ihtimalle de imha edildi ki, çok üzücü, hatta tam yüzkarası bir durum.

Okunma Sayısı: 3620
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı