Hayatının gayesi icmâlen dokuz emir,
Üstadım izah etmiş bütün bunları bir bir,
Bu izahlara uysan nefsine olmazsın esir,
Her iki dünya için kazanırsın çok ecir.
Vücuduna konulan duygular terazidir,
Hazain-i rahmetle niam-ı İlâhidir,
Nimetleri tartarak in’amını bilmektir,
Mün’im-i Hakikîye hakikî şükretmektir.
Gözün, kulağın dilin hepsi biter terazi,
Gözün renk cümbüşünü, dilinle lezaizi,
Kulağınla duyarsın İlâhî nağmeleri,
Anlayıp derk edersin hesapsız nimetleri.
Fıtratına konulan pek çok cihazat vardır,
Bütün bu cihazatlar her biri anahtardır,
İlâhî esma ise gizli definelerdir,
Senin vazifen ise defineyi açmaktır,
Zat-ı Akdes’i ise esmayla tanımaktır.
Bu dünya teşhirgâhtır mahlukat nazarında,
Esma-i İlâhiye takılmış vücudunda,
Garip sanatlarını latif cilvelerini,
Teşhir ve izharını gösterir hayatında.
Hayatın gayesini lisan-ı hal, kalinle,
Hâlık’ın dergahında kulluğunu ilanla,
Ubudiyetini sen O’na göstermen ile,
Kulluğunu gösterdin O’na itaatinle.
Esma-i İlâhiye insanda cilvelenir,
Bu tecelliler ile letaifin süslenir,
Bu murassatını Şahid-i Ezelî’nin,
Nazar-ı şuhuduna görünmek ve görmektir.
Zevi’l-hayat olanlar Allah’ı tanımakla,
Hâlıklarına karşı muvazzaf tahiyyatla,
Sâni’lerine karşı görevli tesbihatla,
Bu hayatı verene görevlisin kullukla.
Hayatını vereni tanıyıp ve bilmektir,
Kulluğunu bilerek müşahede etmektir,
Tefekkür ile görüp tevhidi göstermektir,
Canını ve malını Allah için vermektir.
Hayatına verilen cüz’î ilim, irade,
Kudret gibi sıfatlar birer ölçü birimi,
Hâlık-ı Zülcelal’in mutlak sıfatlarını,
Kudsî şuunatını tanımaktır, bilmektir.
Âlemde mevcudatın lisan-ı hallerini,
Okursun mevcudatta Hâlıkın vahdetini,
Fehmedersin elbette Sâni’in Rab ismini,
Gayelerinden biri oku hal dillerini.
Âciz, zayıf, fakirsin ihtiyacın çok fazla,
Gücün kuvvetin yetmez, bunu her dâim anla,
Sonsuz kudret sahibi, intisap et Allah’a,
Rabbim in’am ediyor seni gınasıyla.
Nimet kendi kendine sana gelmez bilirsin,
İn’am edeni bulsan tesadüf yoktur dersin,
Mün’im- i Hakikî’yi elbette fehmedersin,
Hayatının gâyesi icmalen dokuz dersin.
MEHMED KOVANCI