14 Mayıs 2025 günü, bir arkadaşımız, Rahmi Erdem Ağabeyin yoğun bakım ünitesine kaldırıldığını söyledi, müteessir oldum. Ertesi gün de vefat haberi gelince üzüldük tabiî.

Onu, ilk def'a  70'li senelerde tanımıştım. Babamın Ermenekli olduğunu öğrenince, hemşehri olduğumuza sevinmişti. Kendisi Ziraat teknisyeni idi. Devlet memurluğu da yapmıştı. Bitlis, Van taraflarında çalışıp, çok hizmetler ettiği için, o bölgedeki arkadaşlarla, ayrı bir muhabbeti vardı. (Ticaret yaptığı yıllarda ticarî işletmesinin ismi de Van Gölü Ticaret idi. Gazetemizde ilânları çıkardı.)

70'li senelerde, bir ara Yeni Asya gazetemizin idarî kadrosunda da vazife almıştı. Çok faal, ehl-i hizmet,  beyefendi, mubarek ve muhterem bir ağabeyimizdi. Risale-i Nur davasının çok hizmetini yapmış, çok kimsenin hidayete kavuşmasına vesile olmuştu. Davası yüzünden hapse de girmişti. Çileli ve renkli bir hayatı vardı. Üstad Hazretleriyle, hayatta iken görüşen bahtiyarlardandı.

80 İhtilâlinden sonra ben Erzurum'a, evlenme neticesinde tayinen gitmiştim. Onun, anne bir kardeşi vardı, ismi: "Hüseyin Duran." O da, yanılmıyorsam, Erzurum'da, Mustafa Nezihî Polat Ağabeyin babası Ahmed Polat'ın çıkardığı "Hürsöz" gazetesinde idarecilik yapıyordu. Orada görüşüp Rahmi Ağabey hakkında haberdar oluyordum.

Seneler sonra,  ben tayinen Bursa'ya geldim. Baktım, Rahmi Ağabey de, Bursa'da ikâmet etmeye başlamış.

Ara sıra görüşüyorduk. Bir ara bizim eve yakın bir apartmanın altında, mescid olarak kullanılan yerde Salı akşamları, mahalle sohbetimizi yapıyorduk. Onlar da, bazı arkadaşlarla aynı yerde Perşembe  akşamı sohbet yapıyordu. Bir, iki def'a gidip görüşmüştük.

Hatıralarını yazdığı bir iki kitabı da neşrolmuştu. Risale-i Nur'lara vukufiyeti iyiydi ve güzel ders okurdu.

Bir ara telefonla aradım, "hatırını sorayım" diye, telefon cevab vermiyor. Demek değişmiş. 20 Nisan Bursa Bediüzzaman Mevlidine, Ankara’dan gelen bir arkadaşımız, Rahmi Ağabeyle, hatıra ve hukuklarının olduğunu söyleyip, benden telefon numarasını istemişti. Ben de, konuşamadığımı ifade ederek o numarayı yolladım. Tabiî, o da vâsıl olamamış. Tekrar arayıp, yeni numarasını bulmamı rica etti. Fakat numarayı veren arkadaşımız, Rahmi Ağabeyin epeydir rahatsız olduğunu, Mudanya'daki evinden, pek çıkmadığını, görüşmesinin zor olduğunu söyledi. Ben de, aynen o notu da yazıp, telefon numarasını yolladım. Sonra beni tekrar aradı ve hakikatten de, görüşemediğini söyledi.

Allah rahmet eylesin. Makamı Cennet olsun. Akraba, dost ve sevenlerinin başı sağolsun!