Gıda ürünleri başta olmak üzere, bütün dünyayı etkileyen ciddi bir ekonomik krizle karşı karşıya olduğumuzu bütün uzmanlar ifade ediyor.
Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) Genel Sekreteri Rebeca Grynspan ise, bir adım daha ileri gidip “felaket”den bahsetmiş.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle başlayan savaşın sebep olduğu küresel krizin etkilerinin değerlendirildiği son raporu düzenlediği basın toplantısında açıklayan UNCTAD Genel Sekreteri Rebeca Grynspan, “Bir neslin yaşayabileceği en ciddi küresel küresel krizin eşiğindeyiz. Mevcut küresel kriz 2023’te küresel bir felakete dönüşebilir” demiş. (VOA, 8 Haziran 2022)
UNCTAD Genel Sekreteri Grynspan, küresel krizin aileler ve ülkeler üzerindeki etkisini arttırdığını, gelirleri azalttığını ve hane halklarının daralan aile bütçelerini nasıl dengeleyeceklerine karar vermede zorlandığını belirterek, “Aileler belki de bir öğünü atlayıp atlamamayı seçmek zorunda kalıyorlar. Birçok etkisi oluyor, azalan gelirlerden dolayı çocuklarını okula gönderemiyorlar. Mevcut gıda krizi, 2023’te hızla küresel boyutlarda bir gıda felaketine dönüşebilir. Şimdiye kadarki en ciddi hayat pahalılığıyla karşı karşıyayız. Bu yaşananların çok daha fazlasını görebiliriz” şeklinde konuşmuş.
Virüs salgını büyük bir ekonomik krize sebep olmuştu. Salgın geride kaldı diye düşünülürken başlayan Rusya saldırısı, devam eden krizi adeta yeniden alevlendirdi. Uzmanlar, savaşın sürmesi halinde mevcut krizin milyarlarca insanı etkileyebileceğine dikkat çekiyorlar.
Tabii ki her kriz döneminde olduğu gibi bu durumdan en çok etkilenenler dar gelirli ya da ücretli çalışanlar oluyor. Aldıkları ücretin artmasını bekleyen milyonlarca insan, aksine; daha az ücretle çalışmak durumunda kalıyor. Yanlış politikalar zenginlerin daha zengin olmasını netice verirken, fakirleri iyice sefil duruma düşürüyor. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) verilerine göre dünya çapındaki çalışanların yüzde 60’ının pandemi öncesine göre daha düşük reel gelire sahip olduğu bilgisi buna delil olmaz mı?
Felaket uyarısı yapan Genel Sekreteri Rebeca Grynspan’ın çare teklifleri de şöyle: “Ülkeler, gıda ve enerji faturalarını, borçlarını ödemek için mücadele etmeye devam edecek. Bunun için bir sosyal koruma fonu kurulmalı. Uluslararası ve finans kuruluşları, tüm hızlı ödeme mekanizmalarını yeniden etkinleştirmelidir. Çok taraflı kalkınma bankaları aktifleştirilmeli ve daha esnek borç verme oranları uygulanmalıdır. Uluslararası Para Fonu (IMF) ihtiyaç sahibi ülkelere kaynak sağlamada daha etkili olmalıdır. G-20 ülkeleri borç sıkıntısı çeken ülkelere gerçekten çözümler sunmak için formüller geliştirmelidir. Şu ana kadar hiçbir ülke destek alamadı.”
Anlaşılan, kriz dalgaları ancak “ülkelerin el ele vermesiyle” ve yardımlaşma ile aşılabilecek...