"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Tarihi gerçekler çarpıtılamaz

16 Aralık 2025, Salı 10:16
SÖZCÜ TV’DE BEDİÜZZAMAN SAİD NURSÎ’NİN 1925 YILINDA YARGILANDIĞI VE İDAM EDİLDİĞİ YÖNÜNDE VERİLEN YANLIŞ BİLGİ BÜYÜK TEPKİ ÇEKTİ. TARİHÎ BELGELERLE SABİT GERÇEKLERİN KAMUOYUNA DOĞRU ŞEKİLDE YANSITILMASI İSTENDİ.

Yeni Asya - Nurseza Parlakoğlu

SÖZCÜ TV HATASINI MUTLAKA DÜZELTMELİ - KAMUOYU DOĞRU BİLGİLENDİRİLMELİ

Sözcü TV’de Özlem Gürses’in sunduğu 14.12.2025 tarihli saat 18.00’de yayınlanan ana haber bülteninde Bediüzzaman Said Nursî’nin 1925 yılında yargılandığı ve idam edildiği yönünde yazılı ifadeler kullanılması tepki çekti. Gürses’in haberi sunarken arkasında bulunan panoda yazan, Said Nursî 1925’te yargılandı ve idam edildi, ifadesinin tarihî gerçeklerle bağdaşmadığı belirtilerek, yanlışın düzeltilmesi için Sözcü TV’nin WhatsApp kanalına mesaj gönderildi. Ancak yayın sırasında herhangi bir düzeltme yapılmadı.

Said Nursî’nin tavrı belgelerle ortada

İstanbul Şişli E. Vaizi Hüseyin Şahin tarafından Sözcü TV’nin WhatsApp hattına gönderilen mesajda, Said Nursî ve Şeyh Said’in cehaletle ya da kasıtlı olarak karıştırıldığı ifade edilerek, Said Nursî’nin Şeyh Said hadisesi karşısındaki tavrının belgelerle sabit olduğu vurgulandı.

Kamuoyuna doğru bilgi verilmeli

Hüseyin Şahin, Said Nursî hakkında verilen haberin ciddi yanlışlıklar içerdiğini belirterek, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına gerekli düzeltmenin yapılmasını beklediklerini ifade etti. Şahin, gerek görülmesi halinde konuyla ilgili olarak canlı yayına katılabileceğini de belirtti.

Bediüzzaman, Şeyh Said hadisesine iştirak etmedi

Şahin, Bediüzzaman’ın Şeyh Said hadisesine iştirak etmediğini ve bu yöndeki talepleri kesin bir dille reddettiğini belirterek, Zübeyir Gündüzalp’in notlarında yer alan şu ifadeleri hatırlattı: “Türk milleti asırlardan beri İslamiyetin bayraktarlığını yapmıştır. Çok veliler yetiştirmiş ve çok şehitler vermiştir. Böyle bir milletin torunlarına kılıç çekilmez. Biz Müslümanız, onlarla kardeşiz, kardeşi kardeşle çarpıştıramayız. Bu şer’an caiz değildir. Kılıç, haricî düşmana karşı çekilir. Dahilde kılıç kullanılmaz. Bu zamanda yegâne kurtuluş çaremiz, Kur’ân ve iman hakikatleriyle milleti tenvir ve irşad etmektir. En büyük düşmanımız olan cehli izale etmektir. Teşebbüsünüzden vazgeçiniz. Zira akim kalır. Birkaç cani yüzünden binlerce masum kadın ve erkekler telef olabilir.”

“Şeriatı alet ederek şeriata muhalefet edilmez”

Şahin, Said Nursî’nin isyan karşısındaki tutumunu örneklerle anlattı: “Çoravanisli talebesi Ali Çavuş’un aktardığına göre, Bediüzzaman Said Nursî, isyan başladıktan sonra Van’da kendisinden destek isteyen Kör Hüseyin Paşa ve beraberindekilere de şu uyarıda bulunmuştu: ‘Şeriat mı istiyorsunuz? Böyle hareket zaten aslında şeriata muhaliftir. Bu olsa olsa ecnebi tahrikine alet olma keyfiyetidir. Şeriat isterim diye şeriatı alet ederek şeriata muhalefet edilmez. Böyle menfî fikirlerden vazgeçiniz.’ ” Abdülkadir Badıllı’nın Mehmet Kayalar’dan naklettiği bilgiye göre ise, Üstad’ın Şeyh Said’e yazdığı mektubun, Şeyh Said’in yakalanmasının ardından Diyarbakır İstiklal Mahkemesi dosyalarına girdiğini söyleyen Şahin, mektubun halen dosyada bulunduğu ifade edildiğini aktardı.

Nur Talebeleri menfî hadiselere bulaşmaz

Bediüzzaman Said Nursî’nin Eskişehir müdafaasında yer alan ifadelerin de konuya açıklık getirdiğini belirten Şahin, “‘Şark hadisesi münasebetiyle nefy [sürgün] edilmem, iddianamede iştirâkimi ihsas ettiği cihetle, cevap veriyorum ki: Hükümetin dosyalarında, benim künyem altında hiçbir meşruhat yoktur. Sırf ihtiyat yüzünden nefy edildiğim hükümetçe sabit olmuştur.’ (Bediüzzaman Said Nursî)

Şu ifade de Üstada ait: “Bu biçare Said, Van’da ders-i hakaik-ı Kur’aniye ile meşgul olduğum miktarca, Şeyh Said hadisatı zamanında vesveseli hükûmet, hiçbir cihette bana ilişmedi ve ilişemedi.” Yine Üstadın Nur Talebeleri için ifade ettiği “Şeyh Said ve Menemen hadiseleri gibi cüz’î ve neticesiz hadiselere bulaşmazlar” sözü de bu bağlamda son derece önemli” dedi.

***

Benzer içerikleri okumak için tıklayınız:

Dünya Müslüman Âlimler Birliği Başkanı Prof. Dr. Karadaği: Ümmet, Bediüzzaman'ı dinleseydi bu perişan vaziyete düşmezdi
Bursa İl Müftüsü Y. Selim Karabayır: Risale-i Nur'da her soruya cevap var
“Bediüzzaman bu ülkenin manevî mimarıdır”
Asılsız iddialar gerçeği gölgeleyemez - Risale-i Nur umumun malıdır
Çağımızın Kur'an Tefsiri Risale-i Nur Külliyatını daha yakından tanıyalım?
Risale-i Nur eserleri Şam camilerinde okunacak
Thomas Michel: Hutbe-i Şamiye’ye Hıristiyanların da ihtiyacı var
Müslüman olup Zehra ismini aldı
Budapeşte vatandaşı hanım Müslüman oldu

Amerikalı kadın, Müslüman oldu: 'İslâm’ın yardımseverlik prensibi etkiledi'
Sırbistanlı genç de Müslüman oldu
İsveçli genç Müslüman olarak “İbrahim” ismini aldı
Pew Research raporu: Müslümanlar dünya genelinde nüfusu en hızlı artan dini grup
Hz. Mevlâna’dan (rh) etkilendi Müslüman oldu: 'İnsanların kalbini kırmama' ile ilgili Hadis-i Şerif'ler beni çok etkiledi
Çağımızın Kur'an Tefsiri Risale-i Nur Külliyatını daha yakından tanıyalım?
İslam Dünyasına birlik çağrısı
Risale-i Nur Suriye’de…
Suriyeli tanınmış âlim, şehit Prof. Dr. Said Ramazan el-Butî: İslâm dünyası Bediüzzaman’ın metoduna muhtaç
İslam Aleminin Reçetesi: Hutbe-i Şamiye -1
Hutbe-i Şamiye ve İttihad-ı İslâm
İslâm âlemi Bediüzzaman’a kulak vermeli... Çözüm Hutbe-i Şamiye'de
Çare de çözüm de Bediüzzaman'da

Okunma Sayısı: 583
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı