"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Helalleşemeden göçmek...

Kâzım GÜLEÇYÜZ
06 Şubat 2024, Salı
27 Mayısçı bir babanın kızı olarak Alev Alatlı, 90’lı yıllarda çıkan romanlarında laikçi-Kemalist şirretliğe karşı çıkan ve Said Nursi’nin maruz bırakıldığı haksızlıkları bir nebze de olsa dile getiren mesajlarıyla, o şirretliğin ağır bastığı dönemlerin mağduru olan dindar kesimlerin dikkatini çekmiş ve muhabbetini kazanmıştı.

AKP iktidarına ve Erdoğan’a verdiği destek de bir yere kadar yine laikçi-Kemalist muhalefete karşı o tavrın devamı olarak değerlendirildi.

Ancak Gezi olaylarıyla başlayıp 15-20 Temmuz’la devam eden süreçte bu tavır “her hal ve şartta kayıtsız şartsız bir AKP ve Erdoğan savunuculuğu”na dönüştü.

Daha doğrusu mutlak bir Erdoğan taraftarlığı haline geldi.

Bunun karşılığını Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Ödüllerinden birine layık görülmek suretiyle aldı. O ödül töreninde yaptığı konuşmadaki bir mesajı “Helalleşmek mahkemede dava kazanmaktan daha üstün olmalıdır” idi. (Ki vefat haberi sonrasında bu konuşması yine çok paylaşıldı.)

Ama o konuşmayı dinleyenlerden ve alkışlayanlardan biri olan Erdoğan’ın gündeminde “helalleşme” konusu gerçek anlamıyla hemen hemen hiç yer bulamazken, “Cumhurbaşkanına hakaret” gerekçesiyle açılan davaların ve verilen mahkûmiyet kararlarının sonu gelmedi.

Helalleşmenin üstün olması gereğinden söz eden Alatlı da Gezi olaylarıyla başlayan süreçte Erdoğan’ın ve iktidarının hukuk ve demokrasiden uzaklaşmasını ve bu tercihin ürettiği hukuksuzluklardan kaynaklanan yaygın ve ağır mağduriyetleri hiç dert etmedi.

15-20 Temmuz sürecinde, OHAL döneminde ve tek adam rejiminde tırmanan vahim hukuksuzluklara da herhangi bir itiraz ve tepkisi olduğunu işitmedik.

Dahası, birinci yıldönümüne eriştiğimiz 6 Şubat depremleri sonrası yaşanan gecikme ve yetersizliklerin gündeme getirilmesi karşısında yine Erdoğan’ı “cansiperane” savunduğunu gördük.

Oysa asıl helalleşme ihtiyacı bu alanlardaydı. Gezi olaylarının ve 15 Temmuz’un kriminal boyutundaki gerçek suçlularla hukuk içinde hesaplaşılması gerekirken, işi bu çerçevenin dışına ve çok ötesine taşıyan uygulamaların mağdur ettiği, aileleriyle birlikte milyonları bulan yüz binlerce masum insanla helalleşilmesi gerekiyordu. Depremzedelerle de.

Hangi sebep ve saikle olursa olsun, işin bu boyutunun birçok kişi tarafından gözden kaçırıldığı veya görmezden gelindiği çok talihsiz bir süreçten geçiyoruz.

Kendilerini bu duruma düşürenlerden vadesi gelenler de ne yazık ki hiç de azımsanmayacak bir kitleden “helallik” alamadan öbür tarafa göçüyorlar... 

* Afyon Risale-i Nur hizmetinin emektarlarından, sadık ve müstakim Yeni Asya gönüllüsü Hüseyin Diker’in vefat haberini teessürle öğrendim. Allah rahmet eylesin. Ailesine ve camiamıza sabır ve başsağlığı diliyorum. Rabbimiz Cennetinde buluştursun.

Okunma Sayısı: 3497
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Kazım

    6.2.2024 23:33:29

    Biz aldandık deyip işin içinden sıyrılan, fakat kimsesi olmayan aldananları savcı ve hakimlerin vicdanına bırakanlar, yarın mahşer gününde peygamber efendimizin (sav) yüzüne nasıl bakacaklar çok merak ediyorum. Kandiliniz mübarek olsun ! 🤗🥰💐🌹🤲

  • Yılmaz Yılmamış

    6.2.2024 12:17:44

    Yıldönümünde böyle önemli konulara dikkat çekmiş olmanız çok faydalı

  • Mustafa Said Kara

    6.2.2024 12:02:52

    Alev Alatlı'yı sebebi olmadığı bir hadise üzerinden suçlamamak gerekir diye düşünüyorum. Bu tarz eleştiriler toplumu bölüyor. Aynı eleştiriler rahmetli Süleyman Demirel için yapıldığı zaman biz itiraz ediyoruz. 28 Şubatta ses çıkarmadı diye dönemin günahını sırtına yüklemeye çalışırlarken ben şahsen itiraz ediyorum. Alev Alatlı için de aynı durum söz konusu. Allah rahmet eylesin. Hükumetin günahı varsa hükumetin günahıdır. Selam veren herkes o günaha ortak olacak diye bir şey doğru değildir. Maasselam.

  • Aysuna

    6.2.2024 11:58:14

    Efendimiz(sav) ve müminlerin açlığa,boykota,zulme maruz bırakıldığı;acı üstüne acının yaşandığı bir dönemde Miraç'la mü'minleri sevindiren Rabb'imiz zorda darda olan tüm mazlumlara yardım etsin inşallah.Bu kutlu zaman dilimlerinin vesile olması duasıyla...🥀

  • Aysuna

    6.2.2024 11:53:22

    Allâh razı olsun,sizin ve zulme razı olmayan umum kardeşlerin,abla ve abilerin Miraç Kandilini tebrik ederiz.🥀🌿

  • onur

    6.2.2024 11:43:07

    Kişi sevdiğiyle beraberdir İnşallah

  • Arif

    6.2.2024 00:07:09

    Zulme rıza zulümdür. Zalime hizmetten zevk alınmaz. Alinirsa insan olunmaz Vesselam...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı