"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

KHK kaosu

Kâzım GÜLEÇYÜZ
08 Haziran 2024, Cumartesi
AYM’nin 703 sayılı KHK ile Cumhurbaşkanına verilen, Merkez Bankası Başkanı ve rektör atamaları dahil birçok yetkiyi, yürürlüğe girip 6 yıl boyunca tepe tepe ve sorumsuzca kullanıldıktan sonra iptal etmesi, tek adam rejiminin nasıl bir hukuk dışılık üzerine bina edildiğini gösteren yeni ve çarpıcı bir örnek.

Gerçi bu iptallerin pratikte çok fazla bir anlamı yok gibi. Çünkü söz konusu yetkiler 6 yıl kullanılıp nice hukuksuz atamalar yapılmış. Ve hukuka aykırılığı bunca zaman sonra karara bağlanan atama ve tasarruflarla devletin çarkları alt üst edilmiş.

Ve söz konusu yetkileri, kamu hizmetine girme hakkıyla ilişkilendirip, “Temel hak ve hürriyetler KHK ile düzenlenemez” gerekçesiyle iptal eden AYM, bu prensibe aykırılığın, KHK ile yapılan düzenlemelerin kanunla yapılması suretiyle giderilebileceğini belirterek, bunun için bir yıl süre vermiş.

6 yıllık hukuk dışı bir uygulama ve artı bir yıl da “düzeltme” müddeti… Hangisi nasıl düzeltilebilecekse! Bir de bu KHK’ları çıkaran iradeden gerçek bir “düzeltme” beklemenin abesiyeti de ayrı bir bahis.

Gelinen noktada iyice netleşen gerçek şu ki; Türkiye 15-20 Temmuz ve OHAL üzerinden tek adam rejimine bu hukuksuz KHK’larla sürüklendi. AYM’nin iptal kararına konu olan son KHK, devede kulak veya buzdağının görünen yüzünün bir parçası.

Yüksek Mahkeme daha öncesinde de başka bazı KHK’lar için kısmî iptal kararları vermişti.

Ama KHK meselesi öylesine devasa ve dallı budaklı bir sorun ki, böyle parça buçuk iptallerle düzeltilebilmesi kesinlikle mümkün değil.

Atama yetkilerine ve devletin işleyişine dair KHK’ların yanında, en az 150 bin kişinin çok önceden hazırlanan tasfiye ve kıyım listelerine istinaden, neyle suçlandıklarını dahi öğrenemeden ve savunmaları da alınmadan, sorgusuz sualsiz ve bütün kazanılmış hakları gasp edilerek ihraç edildiği KHK’lar da var. 8 yıldır KHK’lılar olarak anılan ve içinde her görüşten insanın yer aldığı mağdurlar kitlesini doğuran, işte bu KHK’lar.

Konunun AYM kararıyla tekrar gündeme gelmesi, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in 1987’de DYP Genel Başkanı sıfatıyla Meclisteki bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmadaki “Kişi haklarıyla ilgili KHK olmaz, olmamalı. Temel hakları düzenleyen KHK olmaz. Devlet memurlarının, çalışanların haklarını tanzim eden KHK da olmaz. Bunu toplumun her safhasına teşmil ederseniz, işin içinden çıkılmaz” sözlerini bir kez daha hatırlattı.

Evet, temel haklar, kişi hakları, özlük hakları KHK ile düzenlenemez, Düzenlendiği takdirde işin içinden çıkılmaz, çıkılamaz. 15-20 Temmuz süreci ve tek adam rejimi Türkiye’yi bu “içinden çıkılmaz” duruma soktu. Çıkışın tek yolu ise hukuka dönüş.

Okunma Sayısı: 3503
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Burhan kula

    8.6.2024 18:11:34

    KHK lar ile insanların hayatları mahvedildi ve buna kurumlarda şahıslarda sessiz kaldı, hatta bazıları da destek verdi, umarım bu saatten sonra adalete hukuka geri dönülür ve hakkı yenenlerin hakları tastamam iade edilir, bir ulus kendi insanına bu kadar kayıtsız olmamalı

  • Vasfi Akçetin

    8.6.2024 11:35:28

    Oyun...oyun...oyun...AYM 6 yıl niye bekledi?

  • Erhan

    8.6.2024 09:42:22

    Kanun hükmünde kararnamelerle bir insanın Özlük haklarına dokunmak zulümün dik alasıdır. dolayısıyla anayasa Mahkemesi’nin çok geç kalmış bu kararına, aklımızda soru işaretleri ile beraber olumlu baktığımızı belirtmek lazım. ancak önünde yıllardan beri karar bekleyen dosyaları henüz karara bağlamaması bu işin arka planında danışıklı bir döğüş olduğu konusunda insanı endişeye sevk etmektedir. hele hele Yargıtay’da bir dosya kapağı açmadan anayasa Mahkemesi atanan Üyeler olduğu sürece, hak hukuk adaletin birilerini çok ciddi şekilde rahatsız ettiği net bir şekilde görülmektedir. Ama Avrupa insan hakları Mahkemesi kararlarına uymak zorunda olduğuna dair kararlar çıkarsa ve Khk Komisyonu ve Khk,ların tamamını iptal ederse ancak o zaman kendilerine olan inancımız yenilenecektir.

  • Arif

    8.6.2024 00:09:45

    AYM, Türkiye'yi hukukasuzluk bataklığından kurtarmak istiyorsa, hak ve özgürlükleri yok eden ihraç khk'larini ve kanunlarını iptal etmeli. O vakit dışarıdan para dilenmeye gerek de kalmaz.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı