Son Ankara Kitap Fuarında standımıza gelen bir baba, oğlunun 15 Temmuz’dan sonra tutuklanıp yargılanan ve müebbet hapse mahkûm edilen stajyer pilot teğmenlerden biri olduğunu söylemiş ve o gece komutanlarının talimatıyla emredilen yerde bulunmaktan başka hiçbir “suç”ları olmayan bu gençlere yapılan haksızlığın gündeme getirilmesini istemişti.
Sosyal medya paylaşımları ve kampanyaları ile zaman zaman bir ölçüde gündeme gelen, ama ne yazık ki o mecralarla sınırlı kalan konulardan biri bu. Benzer hukuksuzluklara maruz kalan askerî öğrencilerin ve erlerin durumu gibi.
Geçtiğimiz günlerde, cezaevinde bulunan bir başka kursiyer teğmenin annesi Sevinç Çakır’ı ziyaret eden DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu ile Seçim İşleri Başkanı İdris Şahin’in bu konudaki değerlendirmeleri önemli.
Çocuk yaşta devlete teslim edilen ve kıtasına gitmeyen kursiyer teğmenlerin bu şekilde muamele görmesinin üzüntü ve kaygı verici olduğunu söyleyen Şahin şöyle demiş:
“Bu kursiyerlerin yargılanmasının şeffaf ve hukukî normlara uygun yapılması arzusunu, feryadını herkesin duymasını istiyoruz. Hangi şartlarda olursa olsun, ülkede adaletin, hukuk devletinin işlemesini istiyoruz. Hukuk ve adaletin olmadığı hiçbir yerde nizamın mümkün olmadığına yürekten inanıyoruz. Tüm kursiyer teğmen annelerinin evlatlarına kavuşmaları adaletin gereğidir. İsteğimiz herkese, her alanda adalet, adalet, adalet.”
Yeneroğlu da şunları ifade etmiş:
“15 Temmuz darbe teşebbüsü sonrası suçsuz günahsız pek çok insanın canı yandı. Darbe yargılamalarında çoğu daha çocuk yaştayken ve neyin ne olduğundan haberdar bile değilken darbe yapmakla suçlananlar oldu ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezaları ile uzun süreli cezalar aldılar. Bu kararlar maalesef gerekli incelemeler yapılmadan onandı.
“Elbette darbe yapanlar cezalarını en ağır bir şekilde çekecekler, ancak suç işlememiş insanların cezalandırılması hukuk devleti iddiasına aykırıdır. Kursiyer teğmenler, askerî öğrenciler ve erler... Pek çok insan mağduriyetini dile getiriyor, ama yargı bunların tamamına kulaklarını tıkamış vaziyette. Adaletin tecellisi için darbe dosyalarında da ayrıntılı ve gerekli incelemeler yapılmalı, gencecik insanların hayatları daha fazla karartılmamalı.”
Evet, darbecilikten hüküm giymiş generallerin Cumhurbaşkanı kararıyla serbest kaldığı bir ortamda, hiç alâkaları olmadığı halde darbecilikle suçlanıp ağır müebbete mahkûm edilen gencecik insanlara reva görülen bu görülmemiş haksızlık daha ne kadar devam edecek?