"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Vahim gidişatı durdurmanın tek yolu

Kâzım GÜLEÇYÜZ
03 Ocak 2024, Çarşamba
Asgarî ücrete yapılan yüzde 49’luk artış TÜİK enflasyonunun bile gerisinde kaldığı halde iktidar tarafından çok büyük bir “müjde” olarak sunulurken, iki yılda yapılan dört kat artışa rağmen bu ücretin sadece bir ay açlık sınırını geçebildiği gerçeği gözlerden kaçırılmak isteniyor.

Yanı sıra, asgarî ücretin genel olarak “ortalama ücret” haline getirildiği ve böylece büyük çoğunluğun fakirlikte eşitlendiği de.

Türk lirası değer kaybedip alım gücü azaldıkça geçim yükü ağırlaşıyor. Bu yüzden maaş zamları açlık ve yoksulluk sınırlarındaki hızlı yükselişe bir türlü yetişemiyor.

Ve yeni yılla birlikte, vergi, harç, ceza, otoyol ve köprü ücretleri, akaryakıt gibi kalemlerdeki artışlar, yüzde 49’un üzerinde, en az yüzde 60-70’i bulan oranlarda devam ediyor.

Market ve pazarlarda temel gıda maddelerindeki fiyat artışlarına ise yetişmek mümkün değil. Öyle ki, aldığınız ürünü raftan sepete koyup ödemesini yapmak üzere kasaya götürünceye kadar bile fiyatın değiştiği oluyor ve bu durum sıkça tekrarlanmaya başlandı.

Fâhiş kiralar aileleri çok zora sokan ayrı bir problem. Gerek şehir içi, gerek şehirler arası ulaşım maliyetlerinin aşırı yüksekliği de.

Geçen yıl elektrik ve doğalgaz faturalarına yapılan yüklü zamlar şu aşamada şimdilik devam etmiyor, ama yerel seçimlerden sonra onların da ne olacağı belli değil.

Esasen yerel seçimlerin ardından Türkiye’nin nasıl bir tablo ile karşı karşıya kalacağı, genel ve yaygın bir endişe konusu. 

Ekonomi ve siyaset çevreleri ekonomide asıl tufanın bu seçimlerden sonra geleceğini hayli zamandır seslendiriyorlar.

Gelinen nokta, 21 seneyi aşkındır sürdürülen inşaat ve tüketime dayalı ekonomi politikalarının duvara dayanmasına ilaveten, tek adam rejimine geçildikten sonra had safhaya ulaşan israfın ve denetimsiz harcamaların da kaçınılmaz bir sonucu. 

Sadece Sarayın bir günlük masrafının 34 milyon TL’ye ulaştığı bir düzen... Mehmet Şimşek’in tekrar bakan olmasından sonra bir yenisi daha yayınlanan tasarruf genelgelerinin hep kâğıt üzerinde kaldığı ve liyakat-ehliyet kriterleri çiğnenerek yapılan atamalarla yönetilen bütün kurumlarda ölçüsüz ve sorumsuz harcamaların tamgaz devam ettiği bir işleyiş...

Ve her alandaki hukuksuzlukların ekonomiyi de çöküşe götürdüğü bir gidişat...

Bu vahim gidişatı durdurmanın tek yolu ise hukuka ve demokrasiye dönüş. Toplum olarak bunu anlayıp o yolu açmadıkça krizlerden kurtulabilmemiz mümkün değil.

Okunma Sayısı: 3818
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Aysuna

    3.1.2024 09:11:46

    Adâlet,Kutup Yıldızı gibidir,yol gösterir.Her şey (ekonomi,güven,refah,denizdeki balığın rızkı...)onun etrafında döner.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı