Meclis, her bütçe görüşmeleri sırasında en hareketli ve hararetli günlerini yaşar. Eleştiriler, buna verilen cevaplar, karşılıklı diyaloglar bazen tebessüm ettirir bazen düşündürür… Sert tartışmalar yaşanır. 

Genel başkanlar “sunuş konuşmaları”nda belki de yılın en önemli konuşmalarını yaparlar. Geçmişteki bütçe görüşmelerini izleyen bir gazeteci olarak bunlara şahit olduk. Demirel, Erbakan, Ecevit, Türkeş, Özal gibi liderlerin konuşmaları hâlâ hafızalarda. Son yıllarda pek bunu göremesek de, yine de görüşmeler hararetli geçer.

Tabii bütçe denilince konuşmalar ekonomi üzerinde olacaktır. Gazze, mahallî seçimlerde en çok konuşulacak konular olacak. Yarın başlayacak görüşmeler nasıl olacak, bekleyip göreceğiz.

***

GÖÇ VE PARA İŞARETİ

Bütçe Kanun tasarının komisyonda görüşmeleri sırasında tartışmalar yaşanırken, kamuoyuna pek yansımayan konuşmalar ve hareketler oldu.

Gerek ekonomik, gerekse çalışma şartlarının iyi olmaması nedeniyle doktorların yurtdışına göçü uzunca zamandır gündemde. Emniyet kayıtlarına göre, 2023’te İyi Hal Belgesi isteyen hekim sayısı bin 321. Geçen yıl 2 binin üzerinde doktor yurtdışına gitmiş! 

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Komisyon’da bakanlığının bütçesi görüşülürken, “Peki daha çok Almanya’ya mı gidiyorlar?” diye bir soru sorduktan sonra, “Hayır. Sırasıyla Katar, Kuveyt ve Dubai, sonra Almanya...” derken yüzündeki gülümseme ile birlikte “para” işâreti yapması büyük tepki çekmişti.

“Kaç hekimimiz var 205 bin, kaçı gidiyor 401, 450, 500 hadi 600 olsun. Binde kaç? 1.9… 2 olsun, 2,5 olsun, 3 olsun” sözleri de eleştirilen cümleleri olmuştu.

Hekimlerin yurtdışına çıkmasının nedenleri pek çok. Bunlardan birisi “para” olabilir ama bunu çözmesi gereken bir Bakanın bu hareketi yapması garip değil mi?

***

SAĞLIKTAKİ SORUNLAR

İşte sahadan bir örnek:

Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, Meclis’te yaptığı gündem dışı konuşmasında şu bilgileri paylaştı:

“Kastamonu’da sağlık sistemi iflas etmiştir, çökmüştür. 40 bin nüfuslu Tosya’mız ve 37 bin nüfuslu Taşköprü’müzde 4 önemli branşta, 20 bin nüfuslu İnebolu’muzda 5 önemli branşta maalesef uzman hekim yoktur. Bir uzman hekimin günde 100 hastaya bakmak zorunda kaldığı ilçelerimiz vardır. İlçeden tedavi için merkeze gelenin çilesi de devam etmektedir… Muayene için randevu yok, yoğun bakımda yatak yok; MR için iki hafta, ultrason için iki ay, kolonoskopi için dört ay sıra beklemek zorundasınız”

Biz de ekleyelim: Sağlık sistemi parasız olacaktı, hükümet bu vaadini de unuttu… Sağlık ocağına gitseniz, ilaç alsanız ek ödeme çıkıyor. Devlet hastanelerinde randevu almak büyük bir çile haline geldi.

Sayın Bakan bakanlığının bütçesi üzerindeki görüşmelerde bütün bu sorunları nasıl çözeceğini anlatacak mı? Yoksa yine para işâreti mi yapacak?

***

TOPLUM VİCDANINI DÜŞÜNMEYENLER

Torba kanunda, BDDK çalışanlarının “İstanbul’a taşınırsa hayat şartlarının zorluğu” nedeniyle 45 bin lira ek ödeme alması ile ilgili madde gelen tepkiler üzerinde tasarıdan çıkarıldı. Önümüzdeki günlerde üst kurullarda çalışanlarla ilgili yeni bir tasarı hazırlanacağı konuşuluyor.

Peki, zor şartlarda İstanbul’da asgari ücretle çalışanlar, emekliler, diğer kamu çalışanları geçim mücadelesi vermiyor mu?

Aylık 45 bin lira ek tazminat verilmesini düşünler asgari ücretin 11.402 TL olduğunu, milyonlarca emeklinin 7.500 ile geçinmek zorunda olduğunu, bu kanun tasarısının toplumun vicdanını derinden yaralayacağını hiç mi düşünmezler?