Yazımıza Bediüzzaman’ın İslâmiyet ve Müslüman ümmetin halini tarif ve tespit eden bir asır önceki feryadı, tespiti, itiraf ve ciğer sızlatan ifadesiyle başlayalım.
“İslâmiyetin mağz ve lübbünü terk ederek kışrına (kabuğuna) ve zahirine (görünüş, şekil) vakf-ı nazar ettik(baktık) ve aldandık. Ve su-i fehim (yanlış anlama) ve su-i edeple (edebe aykırı) İslâmiyetin hakkını ve müstehak olduğu hürmeti ifa edemedik. Ta, o da bizden nefret ederek evham (vehim) ve hayalatın bulutlarıyla sarılıp tesettür eyledi... (gizlendi)
Hem de hakkı var. Zira biz İslamiyeti usulüne ve hikayatı akaidine (inancına) ve mecezatı hakaikına karıştırarak kıymetini takdir edemedik. O da ceza olarak bizi dünyada te’dib (cezalandırıp) için zillet ve sefalet içinde bıraktı. Bizi kurtaracak yine onun merhametidir.
Öyleyse, ey ihvan-ı müslimîn! Geliniz, ona tarziye vereceğiz. Özür dileyeceğiz Elbirliğiyle dest-i sadakati uzatacağız, biat edeceğiz. Onun hablü’l-metinine (sağlam ip) sarılacağız.
Hem de bilâ-perva (pervasız, açıkça) olarak ilân ederim: Beni geçmiş asırların efkârına karşı mübarezeye heyecan ve şecaate getiren ve yüzer senelerden beri sevkü’l-ceyş (asker sevki) ile kuvvet bulan hayâlât ve evhamın müdafaasına beni gayrete getiren itikadım ve yakînimdir ki: Hak neşvünema bulacaktır-eğer çendan toprakta gizlense... Ve taraftar ve mültezimleri muzaffer olacaklardır-eğer çendan (gerçi) zaman ve zeminin merhametsizliğinden az ve zayıf olsalar...” (Muhakemat, 17)
İslâmiyet hak din. Kabul ediyoruz. Ama acı bir gerçek de şudur ki: İslâmiyet ayrı bir vadide, Biz Müslümanlar da maalesef ayrı bir vadide konuşlanmış durumdayız! Bu durumu daha iyi tahlil etmek için Risale Nur külliyatından tespit ettiğimiz hakikatleri bir şekilde sınıflandırarak yapmaya çalışalım.
İşte İslâmiyetin Risalei Nurlardan tespit ettiğimiz bazı alanlardaki değerleri:
ŞAHSİ KEMALÂT VE BAZI AHLÂKÎ DEĞERLER:
Âdâb-ı şer’iye, Alçakgönüllülük, Basiret, Câlib-i şefkat, Cemâl-i mücellâ (parlak yüz) Civanmertlik, Dür ret-i beyzâ, (beyaz inci tanesi), Fazîlet, Feraset, Fezâil-i İslâmiye, Gayret, Güzellik, Hakikat, Hakikî ihlâsın sadefi, Hakperestlik, Hamiyet, Hasenat, Hayâ, Hayr-ı mahz. (Mutlak güzellik ve hayırdır)” Himmet, Humret; (yüz kızarması, hayâ), Hürmet, Hüsn-ü hakikî, Hüsn-ü mücerred,(görünmeyen güzellik), İdrak, İhlâs, İhsan, İktisat, İlâ-yı kelimetullah, İltizam-ı hak ( hakka taraftarlık), İstikamet, İttihad, İyilik, Kalplere hâkim his, Kanaat, Maharet, Mahviyet; Makuliyet, Manevî haz, Mantık, Mârifet, Memduh, Merhamet, Metanet, Meyl-i taharrî, Meziyet, Muhabbet, Mü’minâne tevekkül, Mütezeyyin, Nuranî rabıta, Nur-u fikir, Nur-u kalb, Ruhî lezzet; Saadet, Sadakat, Salâbet-i diniye, Salâhat, Sâ’y (çalışma), Sebat, Sevmek, Sıdk, Şefkat, Tesanüd, Tevâzu, Tevekkül, Uhuvvet, Urvetü’l-vuska ( sağlam kulp), Vicdan, Ziya-yı kalbî...
TOPLUM HAYATINA AİT BAZI DEĞERLERİ:
Allah’a hakikî abd olmak, Allah’tan başka kendisine Rab yapmamak, Başkalara abd olmamak, Başkasına yaranmaya çalışmamak, Başkasının kusurunu kendine özür göstermemek, Beşerin saadet-i hayâtiyesi, Biçarelere tahakküm ve tekebbür etmemek. (baskı ve kibirli davranmamak), Birbiriyle kardeşane imtizaç etnek (kaynaşmak), Bürhana tâbi olmak, Bütün hükümlerini akla tespit ettiren, Bütün nev-i beşerin hissiyat-ı âliyesini besleyecek mevaddı muhît olan kasr-ı nurânî, Fermân-ı esâsîsi (esas ferman), musalâha, İttihad-ı İslâm, Maksatta ittihad, Ondan çıkan levn-i nuranî ( nuranî renk), Tezellül etmemek, Umum âlemi yutacak, birleştirecek, besleyecek, ziyalandıracak bir istidadda olan Hakikat-i İslâmiyet, Umum kemâlâtı câmi...
FEN VE İLİMLE İLGİLİ BAZI DEĞERLERİ:
Kur’ânın ahkâmı, akıl, ilim, fenne itimat, İman ve mükemmellik, Hakikî milliyetimizin esası, ruhu, medeniyet, hakikî medeniyet...
Devamı haftaya.