"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

En müthiş maraz ve musibet: Cerbezeli tenkit

Kâzım GÜLEÇYÜZ
11 Ekim 2020, Pazar
Üstadın “En az 15 günde bir okunmalı” notu koyduğu tek eseri olan İhlâs Risalesi’nde, “ihlâsı kazanmak, muhafaza etmek ve manileri def etmek için” sıraladığı çok önemli düsturlardan biri: “Bu hizmet-i Kur’ aniyede bulunan kardeşlerinizi tenkit etmemek...”

Devamında da şu çok manidar ifadeleri görüyoruz:

“Nasıl insanın bir eli diğer eline rekabet etmez, bir gözü bir gözünü tenkit etmez, dili kulağına itiraz etmez, kalp ruhun ayıbını görmez. Belki (bilâkis) birbirinin noksanını ikmal eder (tamamlar), kusurunu örter, ihtiyacına yardım eder, vazifesine muavenet (yardım) eder. (...) Hem nasıl ki bir fabrikanın çarkları birbiriyle rekabetkârane uğraşmaz, birbirinin önüne takaddüm edip (geçip) tahakküm etmez, birbirinin kusurunu görerek tenkit edip sa’ye (çalışmaya) şevkini kırıp atalete uğratmaz. Belki bütün istidatlarıyla, birbirinin hareketini umumî maksada tevcih etmek için yardım ederler, hakikî bir tesanüd (dayanışma), bir ittifak ile gaye-i hilkatlerine (yaratılış gayelerine) yürürler.”

Hizmet ehlinin birbirleriyle olan ilişkilerinde her zaman göz önünde bulundurmaları ve mutlaka riayet etmeleri gereken çok önemli bir esas.

Birbirine yardımcı olmak, eksiğini tamamlamak, yanlışı varsa Üstadın tarif ettiği ve uygulamalarını bizzat gösterdiği, Zübeyir Ağabeyin de anlattığı gibi kırmadan ve incitmeden en uygun şekilde düzeltmeye çalışmak; haklı şûrâ ile ihlâs ve tesanüdü muhkemleştirmek.

“Baş bir batman ağırlığı kaldırır, ama göz bir saç telinin sıkletine dayanamaz” örneğiyle ifade edilen çok ince hassasiyeti hep gözetmek.

Hele bu hizmette ve böylesine ağır şartlarda insan kazanmanın ve muhafaza etmenin çok zor, ama kaybetmenin son derece kolay olduğu gerçeğini hiçbir zaman gözden kaçırmamak.

Bu noktada Üstadın şu sözü de son derece önemli:

“En müthiş maraz (hastalık) ve musîbetimiz, cerbeze (doğru ile yanlışı ters yüz eden demagoji ve çarpıtma) ve gurura istinad eden (dayanan) tenkittir. Tenkidi eğer insaf işletirse hakikati rendeçler (parlatır); eğer gurur istihdam etse tahrip eder, parçalar.” (Eski Said Dönemi Eserleri, Hakikat Çekirdekleri-II, s. 631)

Böylesi insafsız, cerbezeli ve yıkıcı tenkitler fitneden başka birşeye hizmet etmez ve hakikati de, hakikat ve hizmet erbabını da tahrip eder ve parçalar. 

Allah muhafaza...

Okunma Sayısı: 4458
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Hilal

    11.10.2020 18:23:25

    Aynen ifade buyurduğunuz gibi Kazım abi. Katılıyorum size. Tebrikler.

  • Şakirt

    11.10.2020 12:47:07

    Allah ve Resulünün davasına iman etmiş, yoluna baş koymuş, uğruna her şeyini feda eden er oğlu erlerdeki zirve ahlak; İman İlim İhlas Amel ve sadakattir. Dava adamı, zalimin esip, gürlediği, zulmüne uğrayanların ahu figanı arşı-alayı inlettiği zamanlarda bile vazifesini ve safını terk etmeyen beklentisiz hasbilere denir. Üç kuruşluk dünya menfaatleri için görev yerlerini terk eden, saf değiştiren münafıkların seviyesiz ahlakı ise; yalan iftira ihbar tenkit gıybet haset şantaj intikam cimrilik ve haramla beslenen bir bedendir. Cenabı Allah kullarının ihlas ve samimiyetlerine göre kimine Cennetin, kimine de Cehennemin konumunu atmıştır. Allah'u Alem sonsuz sevap. Allah bizleri insan eyleye.

  • Veli Kul

    11.10.2020 02:24:41

    Vazifemiz MÜSBET HAREKETTIR diyor Merhum ve muazzez Üstadimiz Said Nursî Hazretleri. Allah kullarina adil ve iyi olmayi emrettigine göre, müsbet hareket hem adil hem de iyi ölcüsüne uymali. Allah'in emrine uyuldugunda tam isabetli hareket edilmis oldugundan MÜSBET HAREKET edilmis olmaktadir. Peki VICDANIMIZ bize neyi ögütler? Adil ve iyi olmayi. Ihlas düsturlarina bakalim adil ve iyi olmak zorunda mi Allah rizasina nail olmak icin. Tamamiyla öyle. Sükrü Bulut Beyin son makalelerinden birinde yazdigim gibi atalarimiz bize daima "iyi olun iyi gecinin" diye tavsiye ederlerdi. Demek su Dünya'da herseyi adil ve iyi oldugu ile ölcersek her gün laakal adil ve iyi olma emrine itaati yakalamis oluruz ve tam ihlasi da te'sis etmis oluruz.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı