Sahih-i Müslim'de Ümmü'l-Mü'minîn Âişe-i Sıddık'tan (ra) mervîdir ki, demiş: "Peygamberimiz (asm) bir sabah üzerinde siyah kıldan yapılmış ve üstü deve semeri şekilleri ile nakışlı bir aba olduğu halde çıkageldi. Derken Ali'nin oğlu Hasan geldi. Resulullah onu bu abanın altına aldı. Sonra Hüseyin geldi. Onu da Hasan'ın yanına koydu. Sonra Fatıma geldi. Onu da abasının içine aldı. Sonra Ali geldi. Onu da oraya aldı. Sonra Resulullah şu âyeti okudu: "Allah sizden ancak kiri gidermek ve sizi tertemiz yapmak ister ". (Ahzab Sûresi, 33)
İşte bu hadîs-i şerif gibi, Kütüb-ü Sitte-i Sahiha'da bu mealde kesretli hadîsler vardır ki Âl-i Abâ'yı gösterir. Bir zât def'-i beliyyat için demiş: Benim beşim vardır ki, onunla kırıcı veba ateşini söndürüm. Bu beş Mustafa, Murtaza, iki oğlu Hasan ve Hüseyin ve Fatima'dır. (Barla Lâhikası)
Defalarca bu bölümü okumama rağmen bu koronavirüs meselesinde daha da dikkatimi çekti. Ne zaman bir şeye yoğunlaşsak onunla ilgili risalelerde muhteşem bilgi buluyoruz. Bu beş kişi Hamse-i Âli Aba. Bu konuyu araştırdım başka kaynaklardan. Pek bilgi bulamadım. Konuyu ehline havale ediyorum.
Benim nâcizane istifadem şudur ki: Demek bu isimlerle şefaat, şifa, belâların kaldırılması için duâ edebiliriz. Çok kıymetli onların hürmetine istemek. Sonra şu hadisle karşılaştım. Taşlar biraz daha yerine oturdu. Efendimiz (asm) bir buyurdu ki: "Kim bana ve ehl-i beytime niyet alarak üç İhlâs-ı şerif bir Fatiha okursa o kimseye bulaşıcı hastalık bulaşmaz". Risalelerde her ne ihtiyacımız varsa (maddî, manevî) hepsi var. Elhamdülillah.