Çalışanların hakkını koruyan, daha doğrusu hak ettiği ücret ve imkânı veren ne kadar işveren, esnaf, fabrika sahibi, ‘patron’ varsa onlara teşekkür etmek icap ederken; işçisine “Sen işçisin, işçi kal” anlayışıyla haksızlık yapan, fazla çalıştırıp az maaş verenleri de insafa dâvet etmek gerekir.
Şunu en başta kabul etmek gerekir ki, yapılan haksızlık uzun dönemde bir şekilde yapandan çıkar, tahsil edilir. Bu her defasında işveren ve patron olmaz elbette. Bir çalışan, bir işçi; hak etmediği ücretin peşinde koşan ve çalıştığı iş yerinin ‘batması’na yol açarsa o da bu yaptığından sorumlu olur ve bir şekilde bedelini öder. Niyetleri de bilen Allah (cc) hiç kimsenin yaptığı haksızlığı yanına kâr bırakmadığı gibi, iyilikleri de karşılıksız bırakmaz.
Hakkın küçüğüne büyüğüne bakılmayacağına göre, işçi hakları konusunda en dikkatli olması icap edenlerin başında Müslüman iş adamları ve ‘patron’lar gelmeli. Maalesef, çok zı müstesna günümüzde bu hedefe ulaşıldığını söylemek mümkün değil. Aksi halde Türkiye gibi çoğunluğun Müslüman olduğu bir ülkede ‘işçilere haksızlık’ diye bir meselenin olmaması icap ederdi.
Yine üzücü ki, ‘yabancı’ ülkeler ve patronlar; işçi haklarında daha duyarlı ve dikkatli. Onlar ‘alın teri kurumadan’ hak edilen ücretleri verirken, bu emre muhatap olan asıl ‘patron’lar aksini yapıyor. Bu durum üzerinden tartışılması gereken en temel meselelerden biridir. Ancak ne hikmetse sanki böyle bir mesele, böyle bir dert yokmuş gibi davranılıyor. “İş var, iş beğenen yok” diyen patronlar acaba işçilere teklif ettikleri ücretlerle kaç gün idare edebilirler?
Geçenlerde duyulan bir haber kamuoyunu haklı olarak çok meşgul etti. Bu güzel ve örnek habere göre, Japon firması Honda, Gebze Çayırova’daki otomobil fabrikasını kapatmaya karar vermiş ve kapatmış. Habere göre firma, çalışanların hak ettikleri tazminatı tam olarak ödemenin yanında bir de (10 yıldan beri çalışanlara) 48 maaş ikramiye vermiş! Önce maşallah diyelim de nazar değmesin. Sonra da bu tavrın Türkiye’deki ‘patron’lara örnek olmasını temenni edelim.
Haberde şu bilgiler var: “Honda Türkiye 30 Eylül 2021 itibariyle 1200 çalışanının kıdem tazminatlarını hesaplarına yatırdı. Ayrıca işçileri çıkardığı için 8 maaş tutarındaki ihbar tazminatlarını yatırdı. Ama Honda bunlarla sınırlı kalmadı. Yine tüm çalışanlarına veda münasebetiyle birer Cumhuriyet altını hediye etti. Rapor, devamsızlık gibi durumları bulunmayan bütün personele ayrıca 1’er maaş performans primi verdi. Honda’nın güzelliği bunlarla sınırlı değil. Daha önce ‘çılgın kapanış’ adı altında tüm çalışanlarına kapanış tazminatı vereceğini duyuran Honda, 10 yılını doldurmayanlara 40, 10 yıldan fazla çalışanlara ise 48 maaş vereceğini duyurmuştu. Honda bu konudaki sözünü de tuttu. Kimi çalışanlar 48 maaşlık kapanış tazminatının bir kısmını geçtiğimiz iki yıl içinde parça parça almışken, bugün de kalanlar ödendi. Honda Türkiye’de çalışan bir işçinin ortalama 6 bin lira aldığı düşünüldüğünde, her bir çalışana verilen kapanış tazminatının yaklaşık 300 bin lirayı bulduğu ifade ediliyor. Ancak devlet bu paradan yüzde 30 dolayında vergi kesiyor.” (enkocaeli.com, 30 Eylül 2021)
Alın teri kurumadan hakların ödenmesine güzel bir misal olan bu uygulamanın herkese örnek olmasını temenni edelim.