"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mesnevi-i Nuriye Okumaları - Bazı kavramlar - 2

Müşfik Kahraman
29 Aralık 2023, Cuma
Ehadiyet ve vahidiyet’i güneş örneği ile ifade edecek olursak, bir olan güneşin her bir damlada görünmesi ve bizim bir damlaya baktığımızda o damlada güneşi görebilmemiz ehadiyeti, o damlaların birleşerek daimi ve sermedi tek bir güneşten geldiğini görmek ise vahidiyeti ifade etmektedir.

İkinci şuada bir yavrunun kan ve fışkı ortasından safi ve temiz bir süt ile beslendiği cüz’i fiili görmek ehadiyeti, o yavrunun beslenme fiiline Tevhid nazarıyla bakıldığı vakit, birden, bütün yavruların pek çok harikulâde ve pek çok şefkatkârâne olan küllî ve umumî iaşeleri kemâl-i şâşaa ile görünür.

Ve müzakeremiz saatin hızlı ilerlemesine rağmen derinleşerek devam ediyor, farklı manalar ortaya çıkıyor ve konu DNA’ya geliyor; hayat sahiplerindeki DNA incelendiğinde içerisinde genler ve onun içerisinde Nükleotidler ve onun yapısında da bulunan harflere baktığımızda her bir harf ehadiyeti, bu harflerin tamamı olan DNA ise Vahidiyeti göstermektedir ve DNA yapısı cüz’i külli ilişkisinden ehadiyet ve vahidiyeti göstermekte ve konunun başında bahsi geçen sanattan sanat kara bizi götürmektedir. DNA’daki muhteşem sanat ve kusursuz dizilim bize bir yaratıcının olduğunu göstermektedir. En ufak bir bozuklukta yani harflerin karışmasında ya da kaybolmasında genetik şifre bozularak canlı mutasyona uğramaktadır. Burada ne kadar ince ve her şeyi kuşatan bir ilim ve kudreti görmekteyiz aynı zamanda en küçük parçası(cüz’i) dahi bize Allahtan bahsettiği için Ehadiyeti ve ve o küçük parçalardan oluşan bütünlerde (külli) vahidiyeti bildirmektedir. Netice itibari ile en küçük şeyden en büyük şeye kadar mana-yı harfi ile bakmak gerektiği bunun için ise iyi bir esma okumaları yaparak, Madem yapan bilir, elbette bilen konuşur kaidesince her sanatta sani-i hakikinin kasidelerini (büyükleri övmek için yazılan şiir) okuyabilmek gerekmektedir.

“İşte, birbirine muhalif, nihayet derecede karışık olan o envâ-ı kesireyi kemâl-i imtiyazla ihya etmek ve hatasız, haltsız, galatsız olarak mümtazâne iade etmek, nihayetsiz bir kudrete ve muhit bir ilme sahip olan Zât-ı Zülcelâlin hâtem-i has ve sikke-i mahsusasıdır.” diyerek bu haftaki okumamızı vaktin sınırlaması sebebi ile ara verip haftaya kaldığımız yerden devam etmek üzere ayrılırken tekrar kucaklaşarak ve vedalaşma; satırların devamının taşıdığı manayı merak etmek gibi, tekrar görüşecek olmamızdaki muhabbetli merak birbiriyle aynı duyguları taşıyordu. Bir sonraki ‘Çarşamba müzakeresi’nde hangi hakikatler, hangi kavramlara pencereler açılacak beraber bekleyip görelim….

—SON—

Okunma Sayısı: 883
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı