Bir taraftan kongre hazırlıkları başlarken, diğer yandan da parti içinden çıkacak iki partinin partide ne kadar bir “hasara” ya da “kopmaya” sebep olacağı hesapları yapılıyor. 

Parti kuracağı söylenen Abdullah Gül destekli Ali Babacan partiden istifa ederken, Davutoğlu ve kurulacak parti içinde olacağı söylenen isimler istifa etmemişti.

Partinin politikalarını eleştirenler ihanetle suçlanırken, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, “Birileri parti kuruyormuş. İçimizden ayrılıp da parti kuranları çok gördük. Şu anda sorsam adını, sanını bilemezsiniz. Bu tür ihanetlerin içinde olanlar bedelini ağır öderler” demişti. 

Bu sözlerin ardından “ihraç” gündeme gelmiş, Davutoğlu, “Beni ihraç etmelerini beklemiyorum, beni zaten tarihten ihraç ettiler. Bakın beni nasıl ihraç ettiler. Kongre’de ben AK Parti delegesi yapılmadım” ifadelerini kullanmıştı.

Bu sözler AKP içinde eleştirilere sebep olurken, Erdoğan’ın ne diyeceği merak ediliyordu. Çünkü, parti yetkililerinin Erdoğan bir şey demeden konuşmama alışkanlıkları vardı. “Kâğıt üzerinde üyemiz gözüküp de gönlünü ve yolunu bizden ayırmış olanlar varsa onları ayıklamaktan çekinmemeliyiz” diyen Erdoğan’ın sözleri ihraç işareti olarak değerlendirilmişti ve öyle de oldu.

Davutoğlu ile birlikte üç eski milletvekilinin de partiden ihraç edilmesinin adımı atıldı. Erdoğan’ın “bedelini öderler” derken neyi kast ettiği de ortaya çıkmış oldu.

Böylece, AKP eski genel başkanı ve en fazla oy almış Başbakan’ını partiden ihraç ederek bir ilke daha imza atmış olacak. Siyasî tarihimizde eşine pek rastlanmayan bu durumun AKP içinde nelere mâl olacağını da önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Bu arada, erken seçim de gündeme gelirse sürpriz olmayacaktır.

***

PELİKAN’IN MESAJI!

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan son zamanlarda çevreci kişiliğiyle ön plâna çıkıyor. Son olarak da Salda Gölü’nün korunmasına yönelik yapılacak projeleri yerinde inceledi. 

Salda Gölü’ne giden Emine Erdoğan ziyaretinde “Gerçekten görünce mutmain oldum. Bütün halkımızın da mutmain olmasını tavsiye ediyorum” derken, basına renkli görüntüler yansıdı. Bunlardan birisi de bir işçinin tedâvisi devam eden pelikanın gagasını tutarken, Emine hanımın kuşu sevdiği fotoğraftı.

Emine Erdoğan’ın pelikanla çektirdiği fotoğrafı görenlerin aklına AKP’nin politikalarında etkili olduğu söylenen “pelikancıları” akıllara getirdi. İddialara göre Ahmet Davutoğlu’nun başbakanlıktan istifa etmesini bu grup sağlamıştı... 

Şimdi de Davutoğlu ve onunla birlikte hareket edenlerin partiden ihraç edilmesinde önemli rollerinin etkili olduğu iddiası dillendiriliyor. Son olarak Ahmet Davutoğlu’nun canlı yayına çıkarak özel bir televizyon kanalında bir program da “pelikancılar”dan bahsedildiği için ceza geldi… Pelikan-melikan bilmiyoruz, ama bunlara dokunan yanıyor! 

Biz bu iddiaların doğru olup olmadığını bilmiyoruz. Emine hanım, ağzı bir işçi tarafından sıkıca tutulan pelikanı severken verdiği görüntü bu çağrışımı akıllara getirdi.

Sahi bu bir mesaj mıydı?

***

MİLLETİN GERÇEK ENFLASYONU!

Ekonomik göstergeler işlerin iyi gitmediğini gösteriyor. Elektrik, doğalgaz ve benzine, temel tüketim malzemelerine gelen zamlar milletin belini iyice bükerken, 18 milyon öğrencinin bugün itibariyle okula başlaması da velileri kara kara düşündürüyor. Eğitim masraflarıyla baş edemeyen veliler, krediler ile bankalara borçlanıyor.

Enflasyon yüzde 15’ler seviyesinde çıkarken, ekonomi üçüncü çeyrekte de yüzde 1.5 küçüldü. 2018’in dördüncü çeyreğinde yüzde 3, 2019’un ilk çeyreğinde yüzde 2.6 küçülmüştü.

Son açıklanan enflasyon rakamları da gösterdi ki, artık bu rakamlara güvenilmiyor. Zira, doğalgaza bir ay içinde yüzde 32, benzine, çaya… Kısacası iğneden ipliğe yüksek oranlarda zam gelirken, TÜFE’nin yüzde 0.86 çıkması da bunu gösterdi.

Diğer yandan TÜİK’in açıkladığı yüzde 0.86 artışı, İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) yüzde 2.5 açıklaması da dikkat çekici…

Resmî rakamlar ne söylerse söylesin, memur, emekli, işçinin enflasyonu bu rakamların çok üstünde... Çünkü o aldığı maaşı ve çarşı-pazardaki fiyatları çok iyi biliyor… Pazardan aldığı temel ihtiyaçlarının her gün nasıl değiştiğini çok iyi görüyor… 

Kışa gelirken bir yandan okulların açılması bir yandan da ısınma ve aydınlatmanın fiyatlarının yaz aylarından anormal artması insanları kara kara düşündürüyor. Allah milletin yardımcısı olsun… 

***

KONTROLSÜZ KUVVET!

Kültür eski Bakanı Ertuğrul Günay Ord. Prof. Dr. Ali Fuad Başgil’in, “Demokrasilerde çoğunluk da rakipsiz ve kontrolsüz bir kuvvet merkezi haline gelince, tahakküm yoluna sapabilir. Tatbik ettiği tahakkümü meşrûlaştırmak için millî iradeye dayandığını savunur” sözünü paylaştı.

Günümüze uyar mı, uymaz mı siz karar verir…