"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Siyasî münakaşa ve iman hizmeti

İbrahim ERSOYLU
18 Ekim 2024, Cuma
Üstad Bediüzzaman Nur Talebelerini, bâkî elmaslar hükmünde olan iman hakikatlerine hizmet vazifesini eda ederken, zalim siyasetçilerin satranç oyunlarına bakmakla kudsî vazifelerine fütur vermemeleri ve fikirlerini onlarla bulaştırmamaları yönünde ikaz etmiştir.1

Cenab-ı Hak, bizlere nur ve nuranî vazifeyi vermiş, onlara karanlıklı oyunları vermiştir. Onlar, istiğna edip iman ve Kur’ân hakikatlerinin müzakere ve neşrinde bize yardım etmemekte, elimizdeki kudsî nurlara müşteri olmadıkları halde bizim onların karanlıklı siyasî oyunlarıyla meşgul olmaya tenezzül etmemiz hatadır.2

“Allah için sevmek, Allah için buğz/düşmanlık etmek” Rahmanî düsturu yerine, “Siyaset için sevmek, siyaset için buğz etmek” olan şeytanî prensiple hareket edenler, siyasî görüşlerini paylaşmayan melek gibi bir hakikat kardeşine düşmanlık, görüşlerine katılan şeytan gibi kişilere muhabbet ve taraftarlık göstererek, onun cinayetine manen ortak olmaktadırlar.3

Üstad, İkinci Dünya Savaşı üzerinden günler, hatta seneler geçmesine rağmen onunla ilgili haberleri merak edip sormamıştır. Kendisine bunun sebebi sorulduğunda ömür sermeyesinin pek az, lüzumlu işlerin pek çok olduğunu, iç içe daireler gibi insanın kalp, mide, ceset, hane, şehir, vatan, küre-i arz, nev-i beşer ve dünya gibi dairelerde vazifesinin bulunduğunu beyan etmektedir. En küçük dairede en büyük, en geniş dairede en küçük vazifesinin olduğunu belirtmiştir. 

En küçük dairedeki iman ve Kur’ân’a hizmet vazifesini ihmal edip en geniş dairedeki siyaset ve harp boğuşmalarını takip eden kimse değerli ömür sermayesini boş yerde harcamış olacağını, bazen kalben zalim bir tarafa meylederek onun zulümlerine ortak olacağını söyler.4

Bu zamanda siyaset ile meşguliyet, kalpleri ifsat eder ve asabî ruhları azap içinde bırakır. Selâmet-i kalp ve istirahat-ı ruh isteyen adam siyaseti bırakmalıdır.5 Allahualem burada “siyaseti bırakmalı” ifadesinin bir anlamı, politize olmuş kişilerle bir araya gelindiğinde zaman israfına ve kalplerin kırılmasına yol açan isim vererek menfî siyasîlerin tartışma ve boğuşmalarını sohbet konusu yapmaktan kaçınmayı ifade eder. 

Zira bağnaz, dinde hassas muhakeme-i akliyede noksan, siyaseti din gibi gören, dindar kimlikli siyasî akımın aktörlerine ve partilerine kayıtsız şartsız biat eden insanlarla siyasî müzakere yapmak, kıymetli zamanı heba etmek yanında, kalplerin kırılmasını netice verir. 

Yoksa yeri ve zamanı gelmişse insaflı, hakperest kişilerle Risale-i Nur’daki içtimaî ve siyasî ölçüleri usulüne uygun olarak müzakere edilmesinin mahzuru yoktur ve zaman kaybetmek sayılmaz. Bilakis siyaseten doğru yolu göstermeye vesile ve iman hizmetinin tamamlayıcı olan bir hizmet olur.

Son söz: Hakikî Nur Talebesi, Risale-i Nur’dan aldığı terbiye ve şuur gereğince söz ve davranışlarına hâkim olan, kiminle neyi, ne zaman, nasıl konuşacağını iyi bilen, değerli zamanını din ve dünya hayatına faydalı işlerle geçiren ve iman ve Kur’ân hizmeti için harcayan kişidir. Cenab-ı Hak bizi hakikî Nur Talebelerinden eylesin. Amin. 

Dipnotlar:

1– Kastamonu Lâhikası, Mektup no: 75, s. 122, 2 –Age., s. 123, 3- Age., s. 127-128, 4 –   Asâ-yı Mâsa, s. 31.

Okunma Sayısı: 1820
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Abdullah tunç

    18.10.2024 11:01:17

    Siyaset idare sanatıdır. İnce ve çok dataylı bir sa nattır.Bunu doğru tatbik eden mahir ve adil idareci ler toplumu huzurla yaşat mışlardır.Ehil olmayanla rın elinde idare çok tehli keli bir silahtır.Tarih boyun ca bu tip idarecilerin elin den insanlar çok acı çek mişlerdir.Hâlâ da çekme ye devam ediyorlar.Kur'an işi ehline veriniz diyor.Kur' anın bu emrine uyulmadı ğı iöin iş ehliyetsizlere ve riliyor.Böyle olunca; toplumlar, milletler dahili ce harici keşmekeşlikler den, maddi ve manevi sıkıntıardan kurtulamıyor. Çare Kur'anı emrini yerine getirmektir Bu da mükem mel bir islami eğitim ve şuurlanmaya bağlıdır.İnşa allah bu da olur.

  • Pelin Kurukahveci

    18.10.2024 09:27:23

    Bu zamanda siyaset ile iştigal etmek vakit kaybıdır. Çocukların ve gençlerin yetiştirilmesi yönünde enerji sarfetmek gerekiyor. Ne iktidar ne muhalefet bizim görüşlerimizi dinlemiyor bile. Muhalefetteki kemalistler zaten cemaat olgusuna kökten karşılar. Ne anlatabilirsiniz ki!

  • cafer

    18.10.2024 08:48:00

    Allah razı olsun İbrahim abi, güzel tespitler. Tevafuken bu sabah yaşadığım olayı anlatayım. sabah servisle işe gelirken iş yerine için 10 dakika kadar yürüyoruz. yanımda (adı) meşveret cemaati mensubu biri var. itraile lanetle başladı, itrail lanetine aminle katıldım. şehit etti yine diye devam ederken araya girdim ve "gazzede yaşayan herkes şehit, dünya ve biz israile destek oldukça, kimse kalmayacak hepsi şehit" dedim. bu defa ne dese iyi "biz bir araya gelemedikçe, herkes benim yolum, fikrim, tarikatım, cemaatim, siyasetim dedikçe amerika destekledikçe durmaz bu iş, öldürmeye devam eder, zalim yahudi, amerika, bizde öyele, baksan bu ülkenin %50den fazlası zalim" demez mi... bir lafa baktım, bir lafazana... "sukut en iyisi, ...." dedim içimden,Allah Üstaddan razı olsun, siyasi meselede bir tek yeni asya kalmış istikamette, Allah içimizde beyinsizleri ve maşaları ıslah etsin...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı